29 Eylül Cumartesi 2012

Merhaba Cumartesi!

Biliyorsunuz eskiden Cumartesileri çok yoğun çalışırdım. Arka arkaya, aralıksız 13 tane randevum olurdu. Ama artık bu sene böyle yapmayacağım. Çünkü kendime, evime, sosyal hayatıma ayıracak vaktim ve enerjim kalmıyor. Hafta içi de yoğun çalıştığım zamanlar tamamen tükeniyordum. Ne kadar sağlıklı da beslensem bu dengeyi bozduğum oluyor.

Mesela bugün yine her zamanki gibi sabah 1 fincan sütümü içtim. Ofise gelirken Değirmen'den 1 tane peynirli sandviç aldım. Ama arka arkaya randevular nedeniyle bir türlü yemeye vaktim olmadı. Saat 12.00'de bu sandviçin yarısını yiyebildim. Diğer yarısı kaldı. Ama tabi ki tam bir kahve tutkunu olarak kahvemi içmeyi ihmal etmedim.

Fincanlarımı beğenenler için küçük bir ayrıntı : bu kupamı da Kaş tatilimden almıştım.

İş çıkışı Berra ve babası (eniştem) Okay beni almaya geldiler. Okay bizi güzel bir yere yemeğe götüreceğini söyledi. Yolda kardeşimi de alıp, Çamlıca tarafına gittik. Şazeli diye bir et lokantasına geldik. Yemek olarak restoran tarafında kasaptan seçme usulü et var ama cafe tarafında başka şeyler de var. Cafe tarafının servisi kalitesi çok düşüktü. Etler pişince harika oldu. İşte vejeteryanlar için üzüldüğüm anlardan biri...

14.30 civarı
3 adet pirzola (yağlı bir et tabi ki ama yasak diye birşey yok)
1 parça sucuk
3 kaşık salata
1 dilim ekmek

15.30
1 fincan Türk kahvesi






Eve dönerken sapacağımız yolu kaçırınca kendimizi İkea yolunda bulduk o nedenle kısa bir tur da AVM gezmesi yapalım dedik ve Buyaka'ya girdik. Biraz şekerim düştü o nedenle Pinkberry'de mola verip dondurulmuş yoğurt yedik. Her zamanki gibi sadece 1 top en küçük boyda alsam bile çok tatlı geldiği için yarısını yiyemedim. Ama yaban mersinlerinin hepsini yedim. Bu meyvenin tazesine bayılıyorum. Bir dahaki sefere sadece meyve salatası yiyeceğim.

Eve geldiğimde çok acıkmıştım. Hazır yemek olduğu için çok şanslıyım. 1 haftadır kuru fasulye yiyorum :) Nihayet bugün sonu geldi. Yemek yaparken fazla yapıyorum ki bütün hafta yetsin diye. Ama bu hafta 2 akşam dışarıda yediğimiz için yemekler de bitmedi. Evde ekmek yokmuş. Maç başlayacağı için eşim markete gitmedi. Ben de yorgun olduğum için gitmedim. Zaten kuru fasulye karbonhidrat sayıldığı için ekmeksiz yemek doğru olur
19.00
1 büyük tabak etli kuru fasulye
1 kase çoban salata (eşim yaptı tabi ki)

Eşim yine nezle olmuş :( daha 2 hafta önce olmuştu. O nedenle bitki çayı yaptım. Yanında taze meyve yemek istemedim. Kuru meyve koydum. Kurutulmuş papaya, muz, ananas, hindistan cevizi ve üzüm karışımı. Bunu Paris'e gittiğimde marketten almıştım. Bizde tropik meyvelerin kurutulmuşları çok pahalı olduğu için markette ucuz görünce 2 paket almıştım :) Hem Türk hem diyetisyen kafası işte :) 

Ben evde yokken yine eşim pazara gitmiş. 2-3 haftadır taze ceviz bağımlılığımız oldu. Fazla yememeye çalışıyorum ama o kadar lezzetli ki. Neyse ki bu aralar cips falan yemiyorum onun yerine hem daha sağlıklı hem de doğal olan ceviz veya ayçekirdeği gibi atıştırmalarımız var. Porsiyonunu abartmadan yiyorum.
22.30
5 adet taze ceviz

Bugün de oldukça sağlıklı ve dengeli beslendim. Darısı başınıza :)

Diyetisyen Serap Orak Tufan


28 Eylül Cuma 2012

Dün akşam geç yediğim için sabah uyandığımda hala toktum. Bu hissi sevmiyorum. Güne hafif hissederek başlamak kadar iyisi yok bence. Neyse ki fazla alkol almadım da kendimi daha da kötü hissetmiyorum.

Kahvaltı yapmayı canım hiç istemedi ama evden çıkmadan önce 08.30'da yine 1 fincan sütümü içtim.

Ofise gelince de 1 kupa kahvemi hazırladım. Saat 10.30 civarında karnım acıkmaya başlayınca meyveli yoğurt yedim.

10.30
1 adet ananaslı Activia yoğurt

Arkadaşım uğradı beraber kahve içtik.

11.30
Tek şekerli Türk kahvesi
1 adet çikolata (Godiva kutusu bitmek üzere :)

Sonra kendimi blog yazmaya kaptırdım. Artık günü gününe yazabilmek için özel çaba sarfediyorum. Çünkü günler birikince yazması çok zorlaşıyor ve çok vaktimi alıyor.

Yemeğimi evden getirdim. Zeytinyağlı patlıcan
yemeğim vardı ya, onun sonu geldi :)

14.30
4 kaşık patlıcan yemeği
1/2 kase ev yoğurdu
1 dilim ruşeymli ekmek

15.30
1 adet elma



Elmadan sonra birşeyler yemem gerek...

16.30
1 kupa yaseminli yeşil çay
5 adet Peyman kuru erik

İş çıkışı Semra ve Berra ofise gelip beni aldılar Palladium'a gittik. Kürşad da oraya geldi. Ne yiyelim diye düşünüp taşınıp herkese hitap eden ortak mekan olarak Saray Muhallebicisi'ni  seçtik. Canım pilav istedi.

19.30
Tavuklu pilav (4-5 kaşık pilav vardır)
1 bardak açık ayran (manda yoğurdu ile kendileri yapıyorlarmış, daha yağlı ve ekşimsi bir ayran)

Yemekten sonra birkaç mağaza gezdikten sonra Kahve Dünyası'na gittik.

21.00
1 fincan esspresso macchiato (şekersiz)
1 adet makaron (yarım çikolatalı + yarım fıstıklı)

Babam Antalya'dan armut göndermiş kargoyla. Fotoğrafını çekemedim. Sonra çekip eklerim. Eve gelince o armuttan yedim. Eşimle 1 taneyi paylaştık.

23.00
1/2 armut 

Bugün de yine gayet sağlıklı beslendim bence...

Diyetisyen Serap Orak Tufan

27 Eylül Perşembe 2012

Yine güne erken başladım ama İstanbul'da yaşayan pek çok insana göre geç bile sayılır. Bu şehirde yaşamak gerçekten çok zor. Herkese sabır ve kolaylıklar diliyorum...

Evden çıkmadan önce 1 bardak sütümü içtim tabi ki...


Ofise yürüyerek geldim. Geç yattığım için çok uykum vardı. Belki açılırım diye yürümeyi tercih ettim. 08.45'de evden çıktım. Tam 09.00'da ofisteydim. O sırada telefonum çaldı ve 09.00 randevum iptal etti :)

Bir süre internete girip günlük sanal ziyaretlerimi yaptım. Ekran başına oturunca zaman nasıl geçiyor anlamadım. Değirmen'den sandviç siparişi verdim.

10.20
1 kupa şekersiz hazır kahve (bu kupamı da bir danışanım hediye etmişti)
1 adet beyaz peynirli sandviç (içinde 3 kibrit kutusu kadar beyaz peynir vardı, ekmeği de 3 dilim eder)

Dün blogumu 1950 kişi okumuş! Okadar mutlu oldum ki. Her geçen gün daha fazla kişiye ulaşmak güzel bir duygu. Bunu en iyi bloggerlar anlar herhalde :) Okuyan ve takip eden, hatta blogumu arkadaş çevresine duyuran herkese çok teşekkür ederim...


Bu akşam dışarıda yiyeceğiz. Londra'da yaşayan bir arkadaşımız geldi. Senede 1 kez buluşabiliyoruz. Bu sefer Ataşehir'de bir balıkçıya gideceğiz. Büyük ihtimalle akşam çeşit ve kalori kaçar o nedenle gündüz dikkat etsem iyi olur. O nedenle evden getirdiğim kuru fasulyeyi yemeye devam...

13.30
1 tabak dolusu etli kurufasulye
1 dilim ruşeymli ekmek (dilimin 1/4'ü kaldı, bitiremedim fazla geldi)



Gözlerim kapanıyor, uyku çöktü. Ben gidip bir kahve yapayım kendime...

16.30
5 adet Peyman kuru erik
1 Türk kahvesi (tek şekerli)

Ofisten 20.00'de çıktım. Arkadaşımla buluşup Ataşehir'deki Foça Balık'a gittik. Rezervasyonu dün yaptırmıştım. Balık yiyeceğim zaman çok mutlu oluyorum :)

Restoran gayet şık ve dekorasyonu iç açıcıydı. İlk kez gittiğim için etrafı incelemeye koyuldum ama kızlarla sohbet o kadar yoğun başladı ki ortamdan soyutlandım. Hiçbirimiz sigara içmediğimiz için sigarasız kısımda dumansız bir akşam geçirdik.

Saat 21.00'e kadar birşey sipariş vermedik. Eşim de gelince kadro tamamlandı. Bu grubun özelliği hepsi üniversiteden sınıf arkadaşı. Ama şöyle bir durum var ki sanki ben kızlarla eskiden arkadaşmışım da Kürşad benle evlenince gruba dahilmiş gibi oluyor. Kız kıza o kadar iyi anlaşıyoruz ki :)

Mısır ekmeği ve turşu
Yemekler gelene kadar masaya gelen turşu, mısır ekmeği ve zeytin gibi atıştırmalardan yedim. Zaten turşuyu çok severim buna bayıldım. Biberli yapmışlar, yarına bu kadar tuzlu yediğim için gözlerim şiş olur artık. Neyse ki hergün turşu yemiyorum.

20.30
Başlarken,
Lahana, domates, salatalık turşusu
1 dilim mısır ekmeği
1 tane yeşil zeytin
Bolca su

Hamsi tava ve salata
Saat 21.00 olduğu için başka meze sipariş vermeden balıklarımızı söyledik. Çok acıktım! Palamut mevsimi olduğu için ben palamut yemek istedim. Ayrıca herkes tadına baksın diye ortaya bir porsiyon hamsi tava siparişi verdik.

21.30 civarı ortaya gelen hamsi tavadan tabağıma biraz hamsi ile salata aldım. Salata o kadar güzeldi ki sonra bir bu kadar daha yedim.

Asıl yemek olarak da ızgara palamut yedik. 1 tanesi 2 kişilik olduğu için arkadaşımla paylaştık.
Izgara palamut

22.00
1/2 ızgara palamut
1/2 fırınlanmış kaşarlı tereyağlı patates
1 kadeh beyaz şarap (bugün canım şarap içmek istedi)
Hiç ekmek yemedim, çünkü patatesi yedim.

Ayrıca yemekten sonra herkes tatlı yediği halde 1 çatal bile tadına bakmadım. Ama söylediklerine göre sufleler harikaydı. Tadına neden bakmadığıma gelince gerçekten canım istemedi. Tok karnına zaten tatlı yiyemem, biliyorsunuz tatlı seven biri de değilim. Ayrıca çok tok olduğum için tatlı yiyecek yerim zaten yoktu.

Bu arada ahtapot salatası sipariş vermemize rağmen sanırım servis yoğunluğundan unuttular. Masaya gelmedi. İyi ki de gelmemiş çünkü hepimiz çok doymuştuk. Boşa sipariş vermişiz. Kendi adıma son derece lezzetli ve güzel pişmiş bir balık yediğim için oldukça mutluydum.
Burçin Hanım'ın ellerine sağlık limonata çok güzeldi

Bir de şöyle güzel bir an yaşadık. Kahvelerimizin yanında zencefilli naneli limonata ikram ettiler. İşletme sahibi bayan kendi elleriyle yapmış ve ilk kez bize ikram ettikleri için masamıza uğrayıp nasıl bulduğumuzu sordu. Gayet lezzetliydi. Üstelik bence kahvenin yanında sunulması da şık oldu. Bu şekilde Burçin Hanım'la da tanışmış olduk :) Hem çok güzel, ilgili, hem de becerikli bir işletme müdüresi olduğu için mekan için büyük şans olduğunu düşünüyorum...

23.30
Sade Türk kahvesi
1 minik bitter çikolata
1 küçük bardak limonata

Sonuç olarak çok hoş bir sohbet ve lezzetli yemeklerle dolu bir akşamdı. Londra'dan Özden gelmiş bizde bir bayram havası akşamımızı da bu kareyle sonlandırmış olduk :)



Diyetisyen Serap Orak Tufan

26 Eylül Çarşamba 2012

Çok yorgunummmm!
Dün akşamki dans dersi beni çok yormuş. Keşke haftada 2 gün olsa. O zaman tam bir fitness imkanı olurdu.

Sabah tam evden çıkmak üzereyken 09.00'daki randevum arayıp iptal edince, önce ne yapsam diye düşündüm. Arkadaşıma mesaj yazdım müsaitse kahvaltı yaparız diye. Cevap gelmeyince tekrar üstümü değiştirip yattım :) Söylemesi ayıptır 10.30'a kadar uyumuşum.

10.45
1 küçük bardak süt (Berra'mın bardağı)
Kaşarlı tost

Kahvaltımı evde yaptım ve ofise yürüyerek geldim. Önce arkadaşımın ofisine kahve içmeye uğradım. Tam 12.30'daki randevum için ofise gelmiştim ki o da iptal etti. Artık bu kadar yorgunluğun üstüne şans mı deyim şanssızlık mı bilemiyorum :)

11.30 
1 fincan filtre kahve

Ofiste bazı işlerimi hallettikten sonra arkadaşımla öğle yemeği için Değirmen'e indik. Aslında ofiste kuru fasulye vardı ama arkadaşımla yemek yemeyi tercih ettim. Bu güneşli havada bahçe tarafında yemeğimizi yiyip, kahvemizi içtik.

15.00
Izgara tavuklu dürüm
Birkaç tane kızarmış patates
1 kutu ayran

1 fincan şekersiz Türk kahvesi


Tam ofise yeni gelmiştim ki bir arkadaşım uğradı. Beraber bir danışanımın Ruanda'dan getirdiği çaydan  içtik. Ayrıca fotoğraftaki güzel fincanları da yine çok tatlı bir danışanım hediye etmişti :)



Hala tokum karnım hiç acıkmadığı gibi şekerim de düşmedi...

Aslında bu akşam çok sevdiğim bir danışanımla bir restoranın (34 adında bir restorant) açılış kokteyline gidecektim ama programım değişti. Ben de 19.30 gibi ofisten çıkıp eve gittim.

Evde çok güzel ve sağlıklı yaptığım patlıcan yemeğim var, öğlen protein yediğim için akşam sebze yemeye karar verdim.

20.00
7 kaşık zeytinyağlı patlıcan yemeği
Birkaç kaşık ev yoğurdu
2 dilim beyaz ekmek

Gayet sağlıklı beslenmişken yine eşimin atıştırmalarına ortak olup 1/2 paket çekirdek yedim. 1 TL'lik paketler varya onlardan. Neyseki evde başka yoktu.


22.30
1 salkım iri taneli üzüm

Ha unutmadan 1 tanecik de Hanımeller çikolata damlalı bisküvi yedim az önce :)

Bence gayet sağlıklı beslendiğim bir gündü.

Şimdi İşler Güçler izleyeyim :)

Diyetisyen Serap Orak Tufan


25 Eylül Salı 2012 (Ozanlar ölmez...)

Bugün hem çok güzel hem de hüzünlü bir gün başladı...

Önce güzel olanı paylaşayım. Annemle babamın 35. evlilik yıldönümü. 1977 yılında evlenmişler, 79'da da ben doğmuşum. Kutlanacak bu kadar güzel birşeyin olması bu günü mutlu yapıyor. Beraberce nice sağlıklı yıllar geçirmelerini diliyorum. Aynı şehirde olsaydık bu akşam toplanır yemek yerdik ama uzak olunca çiçek göndererek bugünü kutlamış olduk.
Hüzünlü olan ise Neşet Ertaş'ın vefat etmesi. Bütün gün içimde bir sızı oluştu ve geçmedi. Bu kadar etkileneceğimi düşünmezdim. Ben öyle sürekli türkü dinleyen, türkü dinlemenin yaşam tarzı veya hayatının büyük bir parçası olan biri değilim. Tam tersi her zaman daha batıya yakın bir yaşam tarzım vardır. Ama biliyorsunuz Ankaralı'yım, annem Konyalı babam da Kırşehirli. Haliyle sülale Anadolu insanı. Çocukluğumda bu türkülerle büyüdüğüm ve türkülerin temsil ettiği toplumun bir parçası olduğum için bugün kendimi bir parçasını kaybetmiş gibi hissediyorum. Bence şanslı bir nesiliz. Kulağımız her zaman kaliteli müzikleri duydu ve alıştı. Uzun lafın kısası bugün içimdeki Kırşehirli yasta. Ne mutlu böyle bir ozanımız var ve hep türkülerle yaşayacak...


Sabah 09.20'de kalktım ve kahvaltımı evde yaptım. Her zamanki gibi tostumu yedim ve evden çıktım.

10.00
1 fincan süt
Ekmeğin köşesi ile yapılmış kaşarlı tost

Ofise gelince hemen kahvemi hazırladım. 1 kupa şekersiz hazır kahvemi yudumlarken internetteki haberleri okudum. Okudukça hüzünlendim. Tarzı olan insanların kaybı toplumda bir anda derin bir boşluk yaratıyor galiba...


Öğle yemeğimi evden getirdim. Akşamki menünün aynısı. Aslında evde pilav da var ama pilav yemek istemiyorum. Az yağlı beslenesim geldi :)

13.30
1 tabak dolusu etli kurufasulye
1 dilim ruşeymli ekmek

Bu fincanı Roma'dan aldım, çok seviyorum :)
15.30
1 kupa şekersiz kahve ve yanında 1 küçük çikolata (hala Godiva!)

Melis Cangüler- flamenko hocam
Son randevum 19.20 civarında bitti ve hemen dükkanı kapatıp dans kusuma koştum. Çıkmadan 1 tane muz yedim, enerji olsun 1 tanecik daha çikolata yedim. Yemek yemeye vakit olmadı.

Flamenko dersim çok yorucu geçti. Bütün hafta masa başında oturan bünye resmen egzersiz bombardımanına tutulmuş oldu. Hem flamenko müziğin verdiği keyif hem de ayna karşısında hareketleri başarmaya çalışırken aldığım keyif bana çok iyi geliyor. Hiç bir dans türümde gözüm yok (dansın her türlüsünü severim o ayrı) bir ömür flamenko yapmak istiyorum...


Eve gelince ağır birşeyler yemek istemedim çünkü zaten saat 21.30'u geçti. Ama çok aç olduğum için yemeden de duramazdım. Akşam yemek yemeyen insanları anlayamıyorum. Nasıl başarıyorlar?!

21.45
1 büyük kase domatesli şehriye çorbası
1 dilim ekmek

23.00
1 kase çekirdek
4 adet taze ceviz

Bu kadar egzersiz yapmışken çekirdek ve ceviz yemesem iyiydi ama eşim yerken dayanamadım.

Diyetisyen Serap Orak Tufan




24 Eylül Pazartesi 2012


Merhaba yeni hafta!

Bizim evde her pazartesi temizlik günü olduğu için haftaya temizlenmiş ve yenilenmiş başlıyoruz :) Pazartesinin böyle bir enerjisi vardır. Yeni başlangıçlar, bir şeyleri tamamlayıp sonraki aşamaya geçmeler, bütün bir haftayı hatta bazen bundan sonraki hayatı kurgulamalar... derken Pazartesi başlar. Tabi ki Pazartesi ile beraber diyetler de başlar! Bir diyetisyen olduğum için tabi ki lafı diyete getirecektim ne bekliyordunuz? :)

Haftasonu çok kaçırmış olabilirsiniz ama bugün yeni bir haftanın başlangıcı ve birşeyleri düzene sokmak için yine ve yeni bir motivasyon aracı. O zaman bu hafta napıyoruz? Sağlıklı besleniyoruz! :)
Bana ev işlerini yapmaya gelen yardımcı kadınım sağolsun çok nazik ve düşüncelidir. Ben hazırlanırken tostumu ve sütümü hazırlamış. Artık gele gide o da kahvaltı tarzımı öğrendi :) Sağolsun...

08.30
1 fincan süt
Kaşarlı tost

Ofise gelince hemen kahvemi de hazırladım. Kahvemi içerek ısındım. Çünkü ofis çok serindi.

Dün yemek yaptığım için öğle yemeğimi evden getirdim. Ayrıca size söylemeyi unuttum, geçen hafta ofiste yoğurt mayaladım. Şimdi 500ml günlük sütten yapılmış küçük bir tencere de yoğurdum var. Evden taşımaktan kurtuldum :)

13.00
6-7 kaşık zeytinyağlı patlıcan yemeği
1 kaseden daha az ev yoğurdu
2 dilim ruşeymli ekmek

Bunları yiyip dışarıdaki işlerimi halletmek için ofisten çıktım. Gittiğim yerde bana 1 bardak çay ve 1 fincan orta şekerli Türk Kahvesi ikram ettiler.

Ara öğün yeme vaktim olmadı, biraz şekerim düştü karnım acıktı sanki...

17.45
1 adet elma (elma da beni acıktırıyor ama neyse bir şans daha vereceğim)



Her zamanki gibi elma yiyince açlığım daha da arttığı için duramadım 1 ara öğün atıştırması daha yaptım.

19.00
1 adet ananaslı Activia yoğurt

Dün yemek yaptığım için eve geldiğimde yemek hazırdı. Hemen mikrodalgada ısıttım ve yedim :)

20.30
1 tabak dolusu etli kuru fasulye (8-10 kaşık dolusu vardır)
1 dilim beyaz ekmek
Yemek çok güzel olmuştu. Anlıyorum ben bu mutfak işlerinden ;)

Yemek yerken eşim bana aldığı hediye paketini verdi. 1-2 hafta önce bir restoranda yemek yerken Tanju Okan çalmaya başlamıştı. Ben de ne kadar çok sevdiğimi vurgulamış hatta eşime "Kocacım keşke bana Tanju Okan'ın cdlerini hediye alsan ne güzel olurdu :)" demiştim. Napalım bazen romantik beklentileri düşük tutup gerçekçi bir şekilde ne istediğinizi belirtmeniz gerekir. Böylelikle hem kocam romantik hediye almıyor diye üzülmezsiniz hem de istediğinize kavuşursunuz :) Kapris yapıp, susup, gurur yapmaya hiiiiiççççç gerek yok ;) Bu taktiği evlenince buldum. Her iki taraf da mutlu oluyor. Ben cdlerime kavuştuğum için çok mutlu oldum, eşim de aldığı hediye ile beni çok mutlu ettiği için...


22.00
2 kupa bitki çayı

23.00
1/2 nektarin
5 tane taze ceviz

Diyetisyen Serap Orak Tufan

23 Eylül Pazar 2012

Pazar sabah 10.30'da kalktım. Ne zaman sabah erken uyansam "boşver yat ilerde çocuk olunca zaten uyuyamayacaksın bugünlerin kıymetini bil" diye kendimi uyumaya motive ediyorum :) Herkes böyle söylüyor çünkü...

Kahvaltıyı hazırladık, yedik derken saat 11.30 oldu. İstanbul'da güneşli bir Pazar günü ama evden çıkmayı düşünmüyorum. Çünkü evde çok az vakit geçirdiğim için evde olmayı çok özlüyorum. 1 hafta evde kalsam canım sıkıldı biraz çıkayım demem, evi o kadar çok severim. Ayrıca yapacak pek çok şey bulurum...

11.30
1 yumurtanın sarısı ve beyazının yarısı (beyazını pek sevmiyorum)
1 dilim beyaz peynir
3 tane közlenmiş biber
Domates, salatalık
5-6 tane yeşil zeytin
3 dilim kızarmış ekmek


Kahvaltıda hiç tatlı yemem, reçel, bal, pekmez gibi şeyleri çok nadiren yerim. O da özellikle dışarıda kahvaltı yapıyorsak olur. Mesela bal-kaymak varsa hayır demem. Ama evdeyken tat olarak aradığım birşey değildir.

13.30
1 kupa şekersiz kahve
1 adet bisküvi (adını unuttum)

Öğleden sonra ev işleri, yemek, internete takılma derken saat 16.30 olunca acıktığımı farkettim. Eşim de spora gitmişti, kendime bir çorba koydum yedim.

16.30
1 kase domatesli şehriye çorbası
1 dilim ekmek

17.30
1 adet muz

Saat 18.00 civarı Semralar evlerine dönerken bize kahve içmeye uğradılar. Onlarla bir kahve keyfi daha yaptık.

18.30
1 Türk kahvesi (az şekerli)
1 adet Hanımeller çikolata damlalı bisküvi

Bu arada evsel faaliyetlerime gelince; bu hafta yemek için etli kuru fasulye, zeytinyağlı patlıcan yemeği ve et kavurma yaptım. Pilavı da eşime yaptırdım. O benden daha güzel pilav yapıyor. Ayrıca pilavı ona yaptırmak işime geliyor :)

20.00
Et kavurma (2-3 kaşık dolusu, biraz yağlı yapmışım. Dana etini önceden biraz süt, zeytinyağı, karabiber, tuz ve kekik ile marine edip buzdolabında 2 saat kadar beklettim. Fotoğraftaki şekli dondurma kupu ile verdim ama yakın çekimde çok büyük görünmüş)
3-4 kaşık pilav
3 kaşık roka-domates salatası
1 bardak ayran

23.00
1 adet nektarin
3 adet taze ceviz

Gayet sağlıklı beslendiğim bir gün daha burada bitti. Bolca su içtiğimi unutmayın. Günde 2 litre kadar mutlaka içiyorum.

Diyetisyen Serap Orak Tufan

22 Eylül Cumartesi 2012

Bugün sabah ofise geldiğimde internetim yoktu. Dün akşam çıkmadan önce bağlantım kesildiğinde bunu çok önemsemedim, düzeleceğini düşünüyordum. Bu sabah hala bağlantı sağlayamayınca tabi ki sinir oldum. Neyse ki telefonumla internete bağlanabiliyorum ama yine de iş yerinde internet olmaması çok sinir birşey. İşin kötüsü ofiste fiber internet var ve telefon hattım da ona bağlı. Yani bugün bağlantı olmadığı için ofis telefonum da çalışmıyordu. Ofisi arayıp da bana ulaşamayanlar için üzgünüm...

Cumartesi randevularım yoğun olduğu için zaten blog yazmaya zamanım da olmadı. Kahvaltımı da 10.15'de yapabildim.

Ama her sabah olduğu gibi sütümü içtim.

08.45
1 bardak süt

10.15
1 kupa kahve (şekersiz ve 1 tatlı kaşığı Tchibo gold hazır kahve ile yapılmış)
Kalın 1 dilim kaşar peyniri
2 dilim ruşeymli ekmek (Halk ekmek büfesinden aldım)

Saat 13.00'e doğru 1 tanecik kalp şeklinde çikolata yedim. Yine Godiva!

Ofisten 14.00'e doğru çıktım. Eşimle yemeğe gittik. Karnım çok aç olduğu için ilk tercihim yine hamur oldu. Aslında hala yutma sorunum olduğu için yumuşak ve kolay yutulabilir bir yemek ilk tercihimdi.

Anatolia Mantı Ataşehir
Ataşehir'de en güzel mantı yapan yer Anatolia mantı evi. Sahipleri de son derece nazik ve ilgili Kayserili bir aile. Kayseri mutfağını çok severim :)

14.30
1 porsiyon mantı (tereyeğ döktürmedim sadece salçalı sos istedim)

Yanında her zamanki gibi ekmek yemedim.

Sonra kardeşime kahve içmeye gittik. 1 fincan hazır kahvenin yanında 1 parçacık Hoşbeş gofret ve 1 tanecik Pringles cips yedim. Yutmakta zorlandığım için yeme isteğim azaldı
:(

Eve gelince marketten aldıklarımızı buzdolabına yerleştirirken 1 tane de kuru hurma ve taze ceviz yedim.

17.30
1 kupa adaçayı (doğal antiseptik olduğu için adaçayı içiyorum)
Adaçayımı içerken bir yandan da blog yazdım :)

Akşam için evde yemek yoktu. Eşimle beraber mutfağa girdik. O harika bir çoban salatası yaptı, ben de bol domatesli, sarımsaklı, nane ve maydonozlu bir arpa şehriye çorbası yaptım. Ayrıca 4 iri patatesi de hayran olduğum Actifry'da kızarttım. Sadece 1 kaşık yağ ile! Actifry ile ilgili fikirlerimi okumak isterseniz Actifry yazıma tıklayın.

20.30
1 kase domatesli şehriye çorbası (çok az acı biber salçası da koydum)
1 kase çoban salatası (1 kaşık zeytinyağlı, bol sirkeli)
1 patates kadar patates kızartması (Actifry'da kızarmış)


Actifry'da sadece 1 kaşık yağda kızarmış patates

23.00
Birkaç dilim nektarin
5-6 tane iri üzüm
3-4 dilim mandalina
1 çay bardağı çekirdek

Diyetisyen Serap Orak Tufan
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...