Dün Semra tuzlu kek yapmıştı. Bu sabah kahvaltıda ondan 2 dilim yedim. Lezzetli olmuş, eline sağlık canım kardeşim. 1 bardak da süt içtim.
Hava yağmurlu olunca İstanbul'da ilk sorun trafik ve doğal olarak benim için de taksi bulma sorunu oluyor. Taksi durağı telefonlarını bile açmıyordu. Mecburen yürüdüm. Yüzümde tatlı bir tebessümle ofise geldim, çünkü yağmurda yürümenin tadını çıkarttım. Üşüdüm mü üşüdüm ama yapacak birşey yok. Böyle günler böyledir :)
Ofise gidince soğuktan donmuş olarak ilk iş kahve hazırladım. Kahveyi içmeyi bırakın, kahveyle yıkanmak istedim valla o derece üşüdüm, çünkü ıslandım.
Bugün işim erken bitince bir an önce eve dönmek istedim. Eve gidince ilk iş kendime bir tarhana çorbası pişirmek oldu. Koca bir kase dolusu (yaklaşık 4 kepçe) tarhana çorbasının içine 1 dilim ekmek doğradım ve güzelce yedim.
Sonra battaniyenin altına girip bir film izledim. Hasta olmaktan o kadar korkuyorum ki kendimi resmen koruma altına aldım.
Film bitince blog yazdım. O sırada Dr. Oetker'in double chocolate sıcak çikolatasından içtim. Gerçekten güzelmiş.
Yemekten sonra 1 fincan kahve içtim.
Dün Semra'nın yaptığı çikolatalı magnoliayı İnci'ye yedirirken 2-3 kaşık da ben yedim. Ellerine sağlık bu da harikaydı.
Bu aralar canım meyve yemek istemiyor, özellikle de tatlı/şekerli birşeyler yediysem meyve yememeye çalışıyorum.
Diyetisyen Serap Orak
28 Kasım Pazartesi 2016
Twitter için https://twitter.com/DiyetisyenSerap