Yürüyüşe başladım, stop.

Merhabalar,

Öncelikle yeniden blog yazmama sevinen ve beni yüreklendiren herkese çok teşekkür ederim. Kendim için büyük bir adım attım sayılır. Öyle bir atmışım ki hızımı alamadım bugün sabahki seansım biter bitmez yürüyüş için kendimi sokağa attım :) 

Sırf spor olsun, egzersiz olsun diye tek başıma çıkmayalı çok çok uzun zaman olmuştu. Yani hamileyken bile sokakta yürümemiştim hatırlarsanız. Onun dışında gezme amaçlı çok uzun yürüyüşlerim hep olmuştur. Onları saymayalım neden biliyor musunuz çünkü bugün çıkmam yeni hayatım için (40 yaş sonrası hedefler) düzenli egzersiz yapmak açısında bir milat sayılır. Yaşlılıkta sarkopeni (bu konuyu ayrıca yazacağım veya videosunu çekeceğim) gelişmemesi için 40'lı yaşlardan sonra düzenli fiziksel aktivite yapıp kas ve kemiklerimizi korumamız gerekiyor. Kafama göre bir spor salonu bulana kadar önce açık hava yürüyüşleri ve evde youtube videoları ile konuya kendimi ısındıracağım. Sonra ver elini pilates, ver elini zumba :)

Güne 07.30'da başladım. Sabah sadece minicik bir muz yedim ve kahve içtim. 11.00'de çıkıp kafamdaki rotayı tamamlayıp gelmem tam 1 saat sürdü. Öncesinde telefonuma Strava diye bir app indirdim çünkü yürüyüş rotamın kaç km olduğu, ne kadar süreceği gibi konularda bilgileri görmek ve kaydetmek istedim. Şimdilik ücretsiz üye oldum. Siz de deneyebilirsiniz. Uygulamaya göre 5,15 km yolu 57 dakika gibi bir sürede tamamladım. Tabi bunun içinde yokuş inip çıkılan yerler ve yol geçilmesi gereken sokaklar olduğunu unutmayalım. Sanırım kesintisiz bir parkurda daha hızlı yürüyebilirdim. Ama gerek yok bence. Bu arada Pazar akşamından beri alerji atağım tuttuğu için ilaçsız nefes alamadığım günler geçirdim. 3 gündür alerji ilacı aldığım için kolumu kaldıracak halim yoktu, tüm gün uyukladım. Bugün ilacı bıraktım ve kendimi bol çiçekli, polenli yollara attım. Şu ana kadar kötü olmadım, umarım artmaz. Maskesiz yürüdüğümü de ayrıca belirteyim. Malum hala pandemideyiz. İnci'yi de okula maske ile gönderiyorum. Yasaklar kalktı ama ilk 1 hafta 10 gün tedbirli olmakta fayda var diye düşünüyorum. Kızım da benle aynı fikirde :) takmam diye tuttursa yapacak bir şeyim yoktu.

Yürüyüş boyunca çektiğim bahar karelerini sizinle paylaşmak isterim. Bu mevsimde tüm ağaçlar çiçeklenmişken yürümek ayrı bir güzellik. Kulaklıklarımı takıp, sevdiğim şarkıları dinleyip, keyifle ve azimle yürüdüm. Sonrasında kendime Spotify'da bir yürüyüş listesi bile yaptım :) gördüğünüz gibi prodüksiyon büyük :) yalnız eksiklerim var. Acilen bir kablosuz kulaklık ve telefon, anahtar vs koymak için minik bir çanta almam gerekiyor. Bunun sonu paten, kay kay, bisiklete falan gitmese bari ;)



Eve geldiğimde açlıktan ölüyordum ama çok terlediğim için önce banyo işini hallettim. Sonra kendime 2 parça hindi pirzola pişirdim ve basmati pirinci ile yaptığım pilavdan yedim. Hindiyi tavuktan daha sağlıklı buluyorum ama bana her seferinde ciddi bir mide yanması şeklinde geri dönüyor. Yine de severek yiyorum. İlerleyen saatlerde 1 espresso içtim, birkaç badem, 1 kase yoğurt, 1 dilim çavdarlı ekmek ve yarım salatalık yedim. Evde kıymasız bezelye olmasına rağmen hem acıkmadığım hem de canım istemediği için akşam yemeği yemedim. 

Bugün kendimle gurur duydum. Uzun zamandır ertelediğim bir konuya daha adım attım. Siz neleri erteliyorsunuz? Belki yarın küçük bir adım da siz atarsınız...

Hadi öptüm :)

Serap Orak the dietitian

28 Nisan 2022

2 yorum:

  1. Merhabalar Serap hanım bol bol yazı bekliyoruzzz. Blog dostunuz Büşra:)

    YanıtlaSil
  2. Serap Hanım çok sevindim yeni yazılarınızı görünce. Ne de olsa en en eski takipçilerden biriyim, İnci doğmadan önceden :))

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...