ödem etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ödem etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Hamilelikte 36. hafta

36. hafta
23 Mayıs 2013 Perşembe gününde kızımla karın karına beraberliğimizin 36. haftasını da tamamladık ve ertesi gün doktorumuza kontrole gittik.

Daha önce de dediğim gibi eşim ne zaman kontrole gelmese bizim ufaklık yüzünü gösteriyor :) şaka gibi. Bu sefer annem, Berra ve ben gittik. İnci'mizin yüzünü bile görebildik :) Biraz daha büyümüş kızım 2640 g olmuş, boyu hala 47 cm ama ben 68 kg oldum. 55 kg olarak başladığım gebelik maceram 36. haftayı doldurduğumda 13 kg almış olarak devam ediyor...

ödemli hamile ayağı :)
O kadar ödemim var ki anlatamam. Ayaklarımı tanıyamaz oldum. Ellerim, burnum, yüzüm şiş. Tam bir hamile görünümündeyim :) Yüzüklerimi artık kesinlikle takamıyorum. Doktor randevuma giderken ayaklarım o kadar şişti ki bir mağazadan terlik alıp yürümek zorunda kaldım. Normalde 36 numara giyen ben o gün 38 numara ayakkabılar denedim ama tabi ki almadım. 2-3 hafta için lüzümsuz para harcayamam. Hafta sonu eşimin amcasının kızının düğününe gideceğiz, elbisemin altına da aynı terliği giyeceğim mecburen. Hamilelik sonuna kadar hayatımı bu Arow marka rahat terliklerimle geçirmeye karar verdim. Uysa da uymasa da :)

Karnımın hızla büyüdüğünü her gün hissedebiliyorum. O nedenle her gün bana sanki doğum sancım başlayacakmış gibi geliyor. Bir yere giderken hep tedirgin oluyorum. Hamilelik durumuna kesinlikle alışamadım :( Kızımın muazzam tekmeleri olmasa kendimi davul zannedeceğim. Neyseki melek kızım devamlı "Anne ben buradayım, beni hatırla" diyor :)

36 + 2

Cumartesi düğüne bile çok zor gittim. Çünkü artık canım ne giyinip süslenmek istiyor, ne de birşey yapmak istiyor. Köşe yastığı gibi koltuğun bir kenarında durmak istiyorum :) En acelesinden bir fön çektirdim, makyajımı yaptım, Ayvalık'tan hediye gelen elbisemi ve Arow terliklerimi de giydim tamamdır :) Düğünden erken kalkmak zorunda kaldık çünkü ayaklarım o kadar şişti ve rahatsız oldum ki. Yine de ısrarları kıramayıp Ankara havası çalınca piste çıkıp bir oynamışlığım da var yani :)

36 + 2 
Bu hafta babam yurt dışında olduğundan ve eşim de eve çok geç geldiği için bebek odası/eşyası vs. gibi kalan bazı alışverişlerimizi yapamadık. Ama bebek odasına hep istediğim tarzda bir duvar süsü için internetten araştırma yapma imkanım oldu ve Evmanya sitesinden bu gördüğünüz çıkartmayı sipariş verdim. Yatak odası için de gayet güzel olmuş ama ben bebek odasına yapıştıracağım.

Son beslenme durumuma bakarsak bolca meyve yiyorum. Özellikle karpuz konusunda sınırlarımı zorluyorum :) ne yapayım içim yanıyor, ateş basıyor, bana en iyi karpuz ferahlık veriyor :) Canım tatlı istemiyor, sanırım bunda düzenli meyve yememin çok etkisi var. Bol bol su içiyorum ama yine de ödemime iyi gelmiyor. En iyi gelen şey ayaklarımı yükseğe doğru uzatıp dinlenmek. Tuzlu yememeye gayret ediyorum. Süt, yoğurt, peynir, yumurta tüketimim çok düzenli. Bazen domatesli makarnanın ve bulgur pilavının dozunu kaçırıyorum ama zaten ekmek yemediğim için dengelediğimi düşünüyorum. 

Çok hareketsizim :( evde olduğum sürece çok az iş yapıyorum ama bazen de günüm çok ayakta geçiyor. Randevularım devam ediyor ama çok azaldı. Maalesef yeni arayanları reddediyorum, bu da hoşlarına gitmiyor ama ne yapalım bu da benim hayatımın en önemli dönemi. Çalışma konusu şu an doğumdan en az 1 ay sonrasına kadar önemini kaybetti.

37. hafta yazımda görüşmek üzere...

Blog yazmakta gecikebiliyorum ama twitterda anında ve daha sık paylaşımda bulunabiliyorum. Takip etmek isterseniz tıklayın :)

Diyetisyen Serap Orak Tufan
23-30 Mayıs 2013 özeti

41. GÜN (54,9 kg)

Bugün Mart ayının son günü. Tartılmaya karar verdim. Tartılmak için kendimi iyi hissetmem gerektiğini önceki açıklamalarımdan öğrenmişsinizdir :) kendimi şiş ve ağır hissettiğim günler asla tartılmam!

08.00
1 su bardağı süt (her hafta farklı markalar alıyorum)

10.30
1 dilim tam buğday ekmeği
1 dilim kaşar peyniri
Kahve

13.00
4 kaşık z.yağlı taze fasulye
4 kaşık z.yağlı kabak
2 kaşık yoğurt
2 dilim tam buğday ekmeği

16.00
3 adet kuru kayısı
Lipton zencefil-limon çayı

18.30
1 adet çilekli Activia probiyotik yoğurt

Bu akşam canım suşi yemek istedi. Suşi çok kalorili bir yiyecek olmadığı ve de az porsiyonda yendiği için diyet açısından zararlı bir besin sayılmaz. Ancak çiğ balık olması biraz düşündürüyor. Bir de soya sosu kullanıldığı için ertesi gün vücutta ödem yapma olasılığı da çok yüksek. Güzel bir karışım yaparak Ataşehir China Lotus'tan 2 kişiye yetecek kadar suşi siparişi verdim. Ama çoğunu ben yedim! Zaten eşim suşi yemez.

21.00
12 parça karışık suşi (salatalık, yengeç, avakado-yengeç, avakado-karides, avakado-somon, California roll)
Wasabi, soya sosu ve suşinin tadlarının karışmasına bayılıyorum. Ara ara suşi krizim tutar, duyan da bu yaşıma kadar suşi yiyerek büyüdüm zanneder :)

Toplam 2 litre su

Günün değerlendirmesi :
Bugün kilomu hala çok güzel koruduğum için kendime ödül verdim ve sevdiğim bir yiyeceği yedim. Siz de zaman zaman kendinizi ödüllendirebilirsiniz. Ama hak etmek çok önemli!

31 Mayıs Perşembe

Diyetisyen Serap Orak Tufan

www.kendinizeiyibakin.com
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...