dereotlu poğaça etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
dereotlu poğaça etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Mart Cumartesi 2017

Bu sabah çok zor uyandım. Halbuki çok da geç yatmamış ve uykumu da almıştım ama resmen uyanabilmek için savaş verdim. Alarmı kapatıp yatmak çok tehlikeli birşey, neredeyse dalıyordum.


Evden çıkarken termosuma süt doldurdum. Önce birazını öyle içtim. Kalanını da yaptığım filtre kahveye ekleyerek içtim. 1 tane de dereotlu poğaça almıştım. Onu da aralarda yedim.


Tüm randevularım bitene kadar başka birşey yemedim. Yemek için arkadaşlarımla Watergarden'a gittim.Öğle yemeği saatim 14.30-15.00'i buldu. Happy Moons'ta tavuk yedim. Üzerinde biraz pesto sos vardı. O nedenle biraz yağlıydı ama bence yine de diyete uygun bir tabaktı. Kinoadan yapılmış bir garnitür ve salata vardı. Salatama biraz hardal da koydum. O kadar açtım ki tabakta hiçbir şey bırakmadım. İnanmazsınız diye fotoğrafını bile çektim :) Benim tabağımda yoktu ama arkadaşımın tabağından 4-5 tane de patates kızartması yedim. İçecek içmedim.




Yemekten sonra Espresso Lab'da bir Americano içtim. Sanırım içine koyduğum tatlandırıcıdan ötürü kahvenin tadı güzel gelmedi. Tamamını bitiremedim. Her zaman şekersiz içerim, nedense biraz tatlandırıcı koyayım dedim, kahveyi berbat ettim.

Tam bir avm çılgınlığı olsun diye Ordan çıkışta Brandium'a gittik. Değiştirmem gereken bir ayakkabı vardı, o mağaza da sadece Brandium'da vardı, o nedenle gitmeye mecbur kaldık. Oradan çıkışımız geç oldu. Yemek yemeye de fırsat olmadı, zaten acıkmamıştım da.

İlk saç kesimi

İnci'nin saçlarını doğduğundan beri hiç kestirmemiştik. Uzun zamandır taratmadığı ve yıkatmaktan hoşlanmadığı için kestirmeyi düşünüyordum. Düşünün yani haftada 1 kez banyoya zor ikna ediyorum, saçları kurutana kadar da çevirmediğim dolap kalmıyor ve taramak için de peşinde süründüğüm için tek çözüm yolu buydu. Brandium'daki Bal Kids Kuaför'de hayatında ilk kez onun saçlarını kestirdim. Sertifika bile verdiler. Saçının ucunu örüp onu da hatıra olarak aldım. Ahh! işte ben bu incelikler yüzünden...

İnci ve Berra

Eve gelince İnci'ye söz verdiğim için bolca mısır patlattım. Yağlı ve tuzluydu. Yemek yemeyince mısıra gömüldüm tabi. Şu gördüğünüz kase ile 2 kase dolusu patlamış mısır yedim. 1 bardak da Bacardi ve şekersiz Redbull karışımı içtim. Tam Cumartesi akşamı ama ;)


İlerleyen saatlerde 1 kase tuzlu ay çekirdeği de yedim.

Biraz geç yatınca karnım iyice acıktı tabi :( Sabah ki kahvaltı hakkımı gece kullandım diyebilirim. 4-5 tane siyah sele zeytin, 2 dilim cheddar peyniri, 1 dilim ekmek ve 2 parmak kalınlığında çiğ sucuk yedim! Tok bir şekilde, mutlu mesut yatağa gittim. Ama sabah kahvaltı yapmayacağıma dair kendime de söz verdim (gece yemeyip sabah kahvaltı yemek daha doğru olurdu tabi, siz yapmayın sakın)

Bir Cumartesi daha böyle bolca koşturmacalı ve hareketli geçti. Sabah yoğun bir iş, öğleden sonra da gezme olunca bugün sanki 2 günmüş gibi geldi bana.

Diyetisyen Serap Orak

25 Mart Cumartesi 2017

Sosyal medyada takip etmek için:

İnstagram için http://instagram.com/diyetisyenserap 

Haftasonum (20-21 Ekim 2012)

Bırakın blog yazmayı, haftasonu twittera bakmaya bile fırsat bulamadım. Cuma gecesi konser dönüşü saat 02.00'de yatmıştım. Cumartesi de arkadaşlarımız bizdeydi o nedenle yine 02.00'de yattım. Oldukça aksiyonlu bir haftasonu oldu. Pazar günü de kayınpederimin doğumgününü kutlamaya gittik, sonrasında Antalya'dan annem ve babam geldi. Cumartesi zaten öğlene kadar çalıştım, derken bütün bir haftasonu internetten uzak kaldım. Ama tabi blog yazarım diye yine tek tek herşeyin fotoğrafını çekmiştim. Şimdi yazmaya vaktim olmadığından en azından bir özet rapor vereyim dedim :)

Cumartesi ofiste bir dereotlu poğaça yedikten sonra, öğle yemeğimi dışarıda ızgara somon olarak yedim. Semra ve Berra ile Pallladium'a gitmiştik. Akşam yemeğimizi bize maç izlemeye gelen arkadaşlarımızla beraber yedik. Eve noodle sipariş verip bir uzakdoğu gecesi yaptık. Sonrasında uzun süre Trivial Pursuit oynarken malesef bolca kuruyemiş ve cips kaçırdım :(



Pazar günü evimizde kahvaltı yaptık. Güzel bir onlet yaptım. Sonra kayınpederimin doğumgünü pastasından yarım dilim kadar yedim. Akşam 17.00 civarı annem ve babam Antalya'dan geldi, tabi ki annem yine börekler, sarmalar, turşular, salçalar, konserveler doldurmuş gelmiş. Açma börek ve zeytinyağlı lahana sarması ile bir ziyafet yaptık. Akşam yemek yemedik. Film izlerken biraz patlamış mısır, nar, mandalina gibi atıştırmalarımla beraber en son dayanamayıp 1 dilim börekle 1 bardak ayran da içip günü bitirdim.



Malesef biraz kalorili bir haftasonu oldu. Hafta içi telafi etmeye çalışacağım. Anneme her seferinde gelirken börek yapma diyoruz ama malesef dinlemiyor. Bir de ıspanaklı yaptığı için benim için dayanılmayacak bir durum oluşuyor.



Dünkü böreklerden sonra bugün resmen şiştim. Fazla yemediğimi düşünüyorum ama hamur işi bana yaramıyor. Zaten artık hipotroidim var, kilo alma eğilimim olacak o nedenle daha da dikkatli beslenmeliyim. Başa gelen çekilir...



Bu arada önceki post da belirttiğim gibi Bumerang blog ödüllerinde "En çalışkan blog" kategorisinde aday oldum. Bu linke tıklayıp oy verirseniz çok mutlu olurum. Artık bu kadar emek ödüllendirilmeli diye düşünüyorum ama tabi ki sadece benim istemem yetmiyor :)

Oy veren herkese çok teşekkür ediyorum.

Diyetisyen Serap Orak Tufan

127. GÜN

25 Haziran Cumartesi

Yine bol telaşlı bir Cumartesi günü başlıyor. Bu akşam Oğulcan'ın sünnet düğünü var. Her zamanki gibi yoğun çalışan biri olduğum için hazırlıklarım son güne sarkıyor...

Bu sabah Değirmen'den poğaça alıp yemeye karar verdim. Çok uzun zamandır yemiyordum

08.30
1 bardak süt

Kahve

10.00
1 adet dereotlu poğaça
1 kupa çay

Çok işim var...
14.00
1 adet Türk kahvesi

15.00
1 adet kaşarlı tost
1 kutu ayran

Geçen hafta katıldığım düğünde su yeşili bir gece elbisesi giymiştim, bu sefer mercan rengi uzun bir gece elbisesi giyeceğim. İkisini de aynı yerden almıştım. Kadıköy'deki Opera Pasajı'nda Dansçı diye bir mağaza var. Beğenenler oradan alabilirler. İşte düğün dernek meseleleri olunca kadınların işi gücü elbise, ayakkabı vb. Erkekler ne şanslı...

20.00
4 kaşık şakşuka
2 kaşık yoğurtlu meze
1 küçük zeytinyağlı biber dolma
3 dilim ekmek

1 adet İslim Köfte (2 dilim patlıcan kızartması arasında iri bir köfte vardı)
2-3 kaşık pirinç pilavı

2 adet yeşil erik

Sünnet düğününden sonra eve geldik, Ankara'dan misafirlerimiz olduğu için biraz geç yattık, tabi o saate kadar biraz da yedik içtik :)

00.30-02.30 arası
1 kadeh rose/pembe şarap
1 shot tekila
1/2 kase patates cipsi (neyseki benden hızlı cips yiyen bir adamla evliyim, böylece daha az yemiş oluyorum :)

Toplam 2,5 litre su (bugün çok içtim)


Günün değerlendirmesi :
Akşam düğüne gideceğim için sabahtan az yedim, her zaman böyle yaparım. çünkü akşam ki davette ne rastlayacağını bilmediğim zaman tedbirli olmak en güzelidir. Akşam yemeğinde de çok yediğimi düşünmüyorum. Sadece patlıcan kızartması ağırlıklı yemekler olduğu için kalorili oldu. Ama her normal insan gibi ben de kızartmalara hayır diyemem. Evde hiç yapmıyorum ama dışarda rastlayınca kaçıyor işte :) Elbisem uzun olduğu için düğünde istediğim oynama performansını gösteremediğim ve az hareket etmiş oldum. Ne yapayım topuklarıma takılıyordu :( Birkaç düğüne daha gidersem ,bu blog ilerde bir moda bloguna dönüşebilirmiş gibi bir his var içimde :)

25 Haziran Cumartesi

Diyetisyen Serap Orak Tufan

www.kendinizeiyibakin.com
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...