Actifry etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Actifry etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

İnci'yi anne sütünden kestik :( Gün 2

22 Ekim Çarşamba 2014,

Bugün sabah sütten kesme operasyonunda 24 saati doldurduk çok şükür. İlk gecenin raporunu önceki postumda yazmıştım.

İnci bugün işe gitmeden önce gömleğimi zorlamak şeklinde bir emme girişiminde daha bulundu ama "uff oldu" diyince hemen kucağımdan indi ve bir daha istemedi. Tabi ki başta İnci olmak üzere evde bir depresyon havası esiyor. Kızım mutsuz ama güçlü görünüyor. Tahmin ettiğim kadar zor olmadı.

11.00'de ofise geldim ve akşama kadar işim olduğu için eve hiç dönmedim. Bu şekilde 2. günümüzün gündüz periyodunu da atlattık. İnci biraz mızmızmış, yemeklerini az yemiş ve iştahsızmış. 1 kasecik çorbasını 2,5 saatte yedirmişler. Her zaman ki İnci işte! Sütten de kessek çocuk yemek istemiyor. Belki de üzüntüsü geçince yemeye başlar. Eskiden tüm gün emziriyorum o nedenle tok oluyor diye yemediğini düşünüyordum. Demek ki onla pek ilgisi yok. Dünden beri hiç emmedi ama iştahta değişen birşey yok :(

Asıl sorun bence sütü hala çok olan anne de! Çok fazla acı çekiyorsunuz. Bugün de akşam sağmak zorunda kaldım. Bakalım tamamen ne zaman bitecek? Azalsın diye bugün 4 fincan adaçayı içtim. Uzun vadede faydalı olacağını düşünüyorum.

Tavuklu dürüm soya sosluydu

Yemek olarak yine gayet sağlıklı beslendim. Biraz protein ağırlıklı bir gün oldu. Sabah küçük bir kaşarlı tost ile sütüm vardı. Öğlen tavuklu dürüm, akşam da köfte yedim. Dürümün yanındakileri hiç yemedim, vaktim azdı sadece dürümü yedim ve 1 kutu ayran içtim. Bugün 2 fincan da kahve içtim. Akşam yemekten sonra da biraz kestane yedim. Sanki iştahım biraz azaldı gibi, galiba mutsuzluktan :(


Yoğurt çorbası

Domatesli pilav harikaydı, biber ve patates kızartması Actifry'da yapıldı, çok çok az yağlı yani… 

İnci saat 22.30 civarında uyudu. Bütün akşam babasıyla mızmız bir şekilde oynadı, sonra uykusu gelince daha da huysuz oldu. Ara ara yanıma gelip masum masum yüzüme baktı :( En son kucağıma alıp, emziğini verdim ve uyku ninnisini söyledim hemen uyudu. Çok sevindim çünkü artık emzirmeden nasıl uyuyacağım diye endişe ediyordum. Her akşam emerek uyuyordu. Dün akşam da annem uyutmuştu.

Gece boyunca 1 kez 01.30'da uyandı ve emziğini verince uyumaya devam etti. Sonra da sabah 05.30'da uyandı ve bu sefer 07.00'ye kadar ayaktaydık. Bir türlü uyumadı, hep hüzünlü bir şekilde sızlandı. Ama hiç emmek istemedi. Biberonla verdiğimiz anne sütünü hiç içmedi. 2-3 tatlı kaşığı yoğurt yedi. Ve saat 07.00'den sonra eşim gidince İnci'yi yanıma aldım ve sarılıp uyuduk. Yani çok uykusuz kalmadım aslında ama genel olarak bir keyifsizlik ve ağırlık hissim var.

2. günü de gündüzüyle gecesiyle böyle atlattık…

Diyetisyen Serap Orak Tufan

Sosyal medyada takip etmek için:
İnstagram için 
http://instagram.com/diyetisyenserap 
Twitter için  https://twitter.com/DiyetisyenSerap 
Facebook için  https://www.facebook.com/pages/Kendinize-%C4%B0yi-Bak%C4%B1n-Beslenme-

Ayşe Arman'lı kahvaltı etkinliği

Dün Nişantaşı Cookshop'a Diyetisyen Dünyası grubunun düzenlediği kahvaltı etkinliğine gittim. Hem moral bozukluğuma iyi gelsin, hem meslektaşlarımı göreyim, hem de yenilikleri takip edeyim istedim. Bu sefer ki sponsor Pepsico olduğu için konu tabi ki biraz muzurdu :) yani konu cipslerdi. Özellikle bizi Cheetos ürünlerindeki sodyum ve yağ oranındaki iyileşmeden (%40 azaltılmış) haberdar ettiler. Biliyorsunuz ki bir diyetisyen olarak bana diyetimi en çok bozduran şeylerden biri de cipsler. Kesinlikle cipse dayanamıyorum. O nedenle yeme sıklığımı ve porsiyonumu düşük tutmaya çalışıyorum. Ama herkesin hayatta aldığı bir keyif var. Ben de cipsi çok seviyorum.

Şimdi aramızda bazı çok bilmiş arkadaşlar illa ki olumsuz yorum yapacaklardır hatta bunlar bazı meslektaşlarım da olabilir ama bir diyetisyenin asıl görevi herşeyi yasaklamak değil, kalorili veya zararlı olsa bile yiyeceklerin porsiyon kontrolünü ve yeme sıklığını öğretmeye çalışmak olmalı. Çünkü bireylerin hür iradelerini engellemeye çalışmaktansa sorumluluk duygularını arttırıp yeme içme davranışlarını yönetmeyi öğretmek çok daha fazla işe yarar. Büyük ihtimalle annesi cips çok sevdiği için İnci de cips yiyecektir ama ne kadar yiyeceğine ben karar veririm! :)) Ne kadar geç tanışırsa o kadar iyi tabi. Bu arada benim bu blogu içtenlikle, yediklerimi, içtiklerimi dürüstçe yazmam tamamen kişisel tercihimdir, meslek grubumu bağlamaz. 


Günün selfisi :)
Kahvaltının yanı sıra Ayşe Arman'ın konuşmacı olarak programda olması da beni cezbetti. Kendisini hep takip ederdim, nihayet bir tanışma imkanı da buldum. O kadar içten, doğal bir hali var ki sanki uzun zamandır tanışıyormuşsunuz gibi bir etki bırakıyor. Bence bu kadar başarılı röportajlar çıkarmasında bunun payı büyüktür. Bu kadının sorduğu soruları kimse yanıtlamadan geçmek istemez :)

Program, söyleşi, ortam, kahvaltı herşey çok güzeldi. Hazırlayan arkadaşlara teşekkür ederim.

Gelelim benim yediklerime…

Nişantaşı Cookshop'a geçen sene de gelmiştim bir etkinlik için. O zaman hamileydim. Şekerim yükseldiği için fazla yememeyi tercih etmiştim ama bu sefer yedim valla :)


10.30 sonrası
Bu gördüğünüz tahta servis üzerindeki peynirlerin neredeyse tamamını yedim. Sadece hellim peynirinin ucundan çok az yedim gerisini bıraktım, bana çok tuzlu geliyor. Beyaz peyniri, cheddar peynirini ve eski kaşar peynirini yedim (eski kaşardan da çok az bırakmış olabilirim hatırlamıyorum). Bir de dana jambonları ve içinde kibrit çöpü gibi doğranmış olan taze kaşarları da yedim. Sonra masaya menemen geldi. 2-3 kaşık da menemen aldım. Salatalık ve domateslerden de birkaç tane yedim. Ama haşlanmış yumurtayı, sucuk dilimlerini, zeytinleri, reçel, bal ve nutellayı yemedim. Malesef kaymağın cazibesine dayanamadım ve tamamını yedim. 2 tane de oval minik ekmeklerden yedim. 1 tanesi cevizli diğeri beyaz ekmekti. 2 bardak da şekersiz çay içtim.


En son saat 13.30 civarında 3-4 tatlı kaşığı kadar kakaolu manolya pudingden de yedim. Bu pudingi ilk kez 2 yıl önce kadar bir blog okurum tavsiye etmişti ve denemiştim tam benim tarzım bir tatlı.

Tüm etkinlik boyunca yediklerim bunlardı. Pişman mıyım? Değilim :) ama şunu da belirteyim ki böyle bir etkinlik olmasaydı ve uzun zamandır dışarda kahvaltı yapmamış olmasaydım asla bu kadar yemezdim. Ama çok nadiren dışarda kahvaltı yaptığım için esnek olabiliyorum. Her hafta açık büfe kahvaltıya gidip yiyip yiyip kilo vermeyi istemek sadece bir hayaldir.

Etkinlik sonrası ailem beni almaya geldi sonra eve döndük. Eve gelince tek şekerli bir kahve içtim. 16.00 civarında yeni çıkan Cheetos cipsten 2 avuç kadar yemişimdir.

Akşam yemeği zamanı çok acıktığım için fotoğrafını bile çekmeyi unutup yemeğe başladım, sonradan aklıma geldi ama iş işten geçmişti.

19.30 civarında
4 adet köfte
8-9 belki 10 kaşık domatesli makarna
Bol yeşillikli salata ve biraz da Actifry'da kızarmış patates yedim.

Akşam otururken birkaç tane yeşil erik yedim. 1 tek şekerli kahve daha içtim.

Saat 22.00 civarında 1 tane mini Magnum klasik yedim. Evde bir sürü meyve olduğu halde canım yemek istemedi.

Ayşe Arman diyet hikayelerini anlatırken...
Bugün normal beslenme tarzımdan farklı bir gün olduğu için özellikle yazmak istedim. Çoğu insanın haftasonu beslenme şekli sapar. Özellikle saatleri değişir ve içerik yüksek kalorili olma eğilimindedir. Benim de aynen öyle oldu. Biraz keyfi davrandım. Diyette olsam dikkat ederdim.

Her zaman ki gibi bolca su içtim. Benim ortalama su tüketimim günde 2 litre oluyor (bazı günler 3 oluyordur). Emzirdiğim için hala bol su içmeye gayret ediyorum.

Diyetisyen Serap Orak Tufan

21 Nisan 2014 Pazartesi

web sitem www.kendinizeiyibakin.com
twitter DiyetisyenSerap 
instagram serapistan 
facebook grubum Kendinize İyi Bakın Beslenme Danışmanlığı

bekleriz efendim :)

24 Şubat Pazar 2013 (yiğenimiz Aslı 1 yaşında :)

Bugün eşimin kız kardeşinin, diğer bir tabirle görümcemin kızının 1. yaş günü :) Tatlı ve minik Aslı'mızın 1. yaşı kutlu olsun, nice nice mutlu ve sağlıklı yılları olsun... Bizim kızımızla arasında çok yaş farkı olmayacağı için şanslıyız, birbirlerine arkadaşlık edecekler. Berra da her ikisine birden ablalık yapacak :)

Sabah geç kalktım. Kardeşim kahvaltıyı bile hazırlamıştı. Saat 14.00 gibi doğumgünü mekanına gideceğiz. Sanırım eşim de yetişir çünkü 11.30 uçağıyla dönüyor.

11.00
1 bardak süt
3-4 tane yeşil zeytin
1 adet yumurta sarısı + beyazının yarısı
2 dilim beyaz peynir
Domates, salatalık
Yarım simitten biraz fazla simit

Minik Aslı'mız 1 yaşında :)

Kahvaltıdan sonra doğumgünü kutlamasına gidene kadar başka birşey yemedim. Bol bol su içtim çünkü hava çok güneşli olduğu için bizim ev fırın gibi olmuştu. Üstelik kombiyi bile açmadan! Sırf çok güzel ısındığı için küçük bile olsa bu evden taşınmayı hiç düşünmüyoruz. Gerçekten yalıtımını çok iyi yapmışlar :) her gelen şaşırıyor. Dün musluğu tamir etmeye gelen usta da ev çok sıcakmış diye söylenmişti, kombi bile yanmıyor deyince abla siz burdan hiç taşınmayın dedi :)

Bu arada kardeşime gittik ki Berra hanım parti için hazırlansın, giyinsin diye :) o arada eşim de geldi. Partiye beraber gittik.

Canım günlerdir kek istiyordu. Şansıma tam istediğim gibi bir kek vardı. Tabağımdaki yiyeceklerin büyük kısmını yedim. Sosisli kurabiyeleri yemedim, pastanın şeker hamuru kısmını ve bol kremalı kısmını yemedim. Su böreği, kek, 2 küçük tuzlu kurabiye ve incirli tarçınlı kurabiyeyi yedim. Muradıma erdim :) Bugün canım tatlı istiyormuş meğerse. 1 küçük bardak da portakallı asitli içecekten içtim. Ayrıca diş buğdayı vardı. Ondan da 1 çatal aldım.

Dünden yemek yaptığım için bugün başka hiçbir şey yapmayı düşünmüyorum. Eve gidip yayılmaya kara verdim. Kendimi çok hantal hissediyorum. Sanırım normal :) Ayrıca belim ve sırtım ağrımaya başladı. Galiba karnım büyüdükçe öne çekiyorum.

Akşam yemeğimizi saat 19.00 civarında yedik. Tabağımdakilerin tamamını yedim, sadece ek olarak 1 tane daha mercimek köftesi yedim, tavuğun yarısını yemedim, 3 kaşık da taze fasulye yemeği yedim. Hiç ekmek yemedim. Patates kızartması da Actifry'da yapıldığı için yağsızdı.




Akşam otururken 1 kase çekirdek yedim yine. Bu çekirdeği geçen Pazar Bağdat Caddesi'ndeki İlgi Kuruyemiş'den almıştık. Nihayet sonu geldi. Oraya girince insanın gözü dönüyor. Siirt fıstığını da oradan almıştım. İlk fırsatta gidip yeniden alacağım.

Başka birşey yiyip yemediğimi şu anda hatırlamıyorum çünkü fotoğrafını çekmemişim. Ama büyük ihtimalle meyve yemiş olabilirim.

Biraz karbonhidrat ağırlıklı bir beslenme günü oldu ama napalım. Doğumgününde ikram olarak bunlar vardı. Evde de bu yemekler vardı. Başka birşey yapacak güçte insan yoktu :)

Not: Doğumgününde çekilmiş fotoğrafımız vardı ama henüz elimize ulaşmadı, ulaşınca eklerim :)

Diyetisyen Serap Orak Tufan

24 Şubat Pazar 2013


18 Ocak Cuma 2013

Bu sabah kahvaltımı yine evde yaptım. 2 dilim tam buğday ekmeğinin arasına kaşar peyniri koyarak tost yaptım. Her zamanki gibi hiç yağ sürmedim. Yanında 4 adet iri yeşil zeytin yedim(bu iri yeşil zeytinlere de takmış durumdayım) ve 1 bardak süt içtim. Haftalık olarak 1 yuvarlak kaşar peyniri paketini bitiriyorum neredeyse.

Öğle yemeğimi yanımda getirdim. Yine taze fasulyem var. Yemeğimi yedikten sonra 14.20'deki endokrinolog kontrolüme gideceğim.

13.00
6 kaşık taze fasulye yemeği (İglonun dondurulmuş fasulyesini çok tuttum)
2 dolu kaşık yoğurt
2 dilim tam buğday ekmeği (bu da Uno, ama marka konusunda değişkenlik yapmayı seviyorum, takıntılı değilimdir)

Bügun biraz hareket edeyim dedim ve Koşuyolu'na minibüse binerek gittim. E5'te inip Ceviz Ağacı'nın olduğu meydana kadar hızlıca yürüdüm. Endokrinoloğum Prof. Dr. Metin Özata'nın muayenehanesi de  hemen karşısında zaten. Ayrıca doktorun 2 bina yanında şef Eyüp Kemal Sevinç'in de aşçılık okulu var. Birgün çıkışta oraya da uğramayı düşünüyorum. Bilgi alırım :)

İşim çok uzun sürmedi. Kan sonuçlarım değerlendirildi. 50 mcg olan troid ilacımı 75 mcg'a çıkardık. 20 gün sonra tekrar TSH bakıp değerlendireceğiz.

Çıkışta taksiye atlayıp Berra'yı okulundan almaya Hasanpaşa'ya gittim. Bu iş bugün yine bana kaldı :). Tesadüf işte Koşuyolu'nda bindiğim taksi Ataşehir taksisi çıktı. Berra'yı okulundan alıp aynı taksiyle eve geldim.

15.30'da kuzucuğuma ikindi öğününü verirken kendim de büyük bir tane muz yedim. 

Sonra acıkınca yemekten önce bir kuruyemiş ara öğünü yapayım dedim. İyi ki de kuruyemişleri yemişiz çünkü sonra yemek yaparken mutfağa yanıma gelen Berra yanlışlıkla kuruyemiş kavanozunu düşürüp kırdı, içinde kalan kuruyemişler ziyan oldu. Kardeşimle iyi ki yemişiz diye sevindik :) Bu küçük kasenin yarısını yemişimdir.



Aslında yemek için kendime güzel bir ıspanak pişirmiştim (tabi ki dondurulmuş İglo) ama Semra ve Berra da yemeğe kalınca menü genişledi. Patates kızartması (tabi ki Actifry'da), domatesli makarna ve köfte de olunca ıspanak yarına kaldı.



20.00
3 adet ızgara köfte (bunları her zaman teflon tavada, kısık ateşte, yağsız pişiriyorum)-hardallı
Bolca domatesli makarna (sonra biraz daha yedim)
Biraz da patates (neyseki yağsız)

Çok karbonhidratlı beslendim :(

Saat 23.00 olmuştu ki bir anda canım soğuk ve tatlı birşeyler yemek istedi. Sağolsun eşim de beni kırmayıp (ama içinden bu şimdi nerden çıktı der gibiydi) Mado'ya gitti ve bana dondurma aldı :) İnanın yazın yemediğim kadar dondurmayı bir kış akşamı saat 23.30'da yedim ve kendim de şaşırdım. Üşümedim bile :)

23.30
1 kup dolusu kaymaklı, vişneli, çikolatalı ve çok az antepfıstıklı dondurma

Diyetisyen Serap Orak Tufan

18 Ocak Cuma 2013


14 Ocak Pazartesi 2013

Bugün kan tahlili için Ataşehir'deki Kadıköy Şifa'ya gittim. O nedenle sabah kalkıp hazırlandım ve kahvaltı etmeden aç olarak hastaneye geldim. Sabahları aç olmaya dayanamadığım için kanı verip kahvaltı yapmaya kadar geçen süre bana bir ızdırap gibi geldi. İnsanlar nasıl kahvaltı etmeden güne başlıyor gerçekten aklım almıyor. Alışkanlık meselesi galiba. Vücut ona alışırsa fazla acıkmıyor demek ki. Benim karnımın gurultusunu karşı kaldırımdan duyarsınız :)

Bugün T3, T4, TSH, HbA1c, açlık şekeri, 1. saat ve 2. saat tokluk şekerlerim bakılacaktı. Yani 3 kere kan alınacak. Bu arada laboratuvar bölümündeki her 2 hemşire de çok başarılı, buradan da onlara teşekkür etmek istiyorum. Nereye gitsem damarlarımı bulamazlar ve mosmor olur kollarım. Ama bu hemşireler anında damarımı bulup hızlıca aldılar. Harikasınız! :)

09.50'de kanımı verdim ve hemen troid ilacımı içtim. İlacı içtikten sonra bir süre birşey yenmemesi gerkiyor o nedenle 10.20'ye kadar bekledim. Sonra Beyaz Fırın'dan aldığım beyaz peynirli sandviçi yedim ve 1 bardak sütü içtim. O kadar açtım ki fotoğrafını çekmeyi unuttum. Ama çok büyük bir sandviçti. Benim 2 öğünüm olabilecek kadar yan :) İçinde 3-4 dilim kadar beyaz peynir vardı. Ekmeği de en az 4 dilim eder büyükkükteydi. Koca bir bardak da sütümü içtim.

Ofise geldiğimde 13.30 civarıydı, önce Migrosa uğrayıp birşeyler aldım. Dayanamayıp çilek de aldım. Akşama çilek yiyeceğim anı iple çekiyorum :)

Henüz acıkmadığım için 14.30 civarında sadece 1 adet Activia ananaslı yoğurt yedim. Sonra 15.00'de bir randevum vardı. Toplantı 17.00'ye kadar sürdüğü için çok acıktım ama birşey yeme imkanım yoktu malesef.

Toplantıdan sonra hızlı olması için Değirmen'den hemen bir tost siparişi verdim.

17.10
Kaşarlı tost- domates ve salatalık dilimleri
1 kutu ayran
1 büyük mandalina (bunu Migrostan aldım)



Şimdi 19.30'a kadar rahat rahat çalışabilirim...

Bu arada kan sonuçlarım çok iyi çıktı, herşey yolunda. Cuma öğleden sonra endokrinoloğumdan randevu aldım. Bakalım o ne diyecek bu sonuçlara?

Eve gelince eşim için Actifry'da 3 iri patates kızarttım çünkü evde başka yemek yoktu. Kısır vardı onu da yemek istemedi.

20.15
10 kaşık kısır (bu sefer ölçtüm, demek ki Cumartesi günü en az 20 kaşık yemiş olmalıyım)
1 bardak ayran
Eşimin patateslerinden birkaç tane aldım.

22.15
Çilek! fotoğraftaki çileklerin yarısını yemişimdir. Çok beğendim yarın Migrostan bir daha alacağım :)



Bol bol su içtim yine.

Diyetisyen Serap Orak Tufan

14 Ocak Pazartesi 2013


8 Ocak Salı 2013

08.30 bizim sokağın durum
Dünden beri yağan kar nedeniyle bugünü kar tatili ilan ettim. Zaten az randevum vardı, olanlar da gelmemeyi tercih edince hem ben, hem de danışanlarım kendimize kar izni vermiş olduk. Sabah erken kalkıp camdan dışarı baktığımda güneşli bir hava vardı ama tüm ara sokaklar karla dolmuştu. Hamile olduğum için kayıp düşme endişemden dolayı mümkünse kar tutunca evden çıkmak istemiyorum. Sağolsun danışanlarım da anlayışla karşılıyor. Hepsine çok teşekkür ediyorum.

Randevularımı ayarlayıp geri yattım, Saat 11.00'e kadar yarı uyur yarı uyanık keyif yaptım. Artık çok acıktığım için kalkmak durumunda kaldım. Acıkmasam yatacağım yani :)

11.30
1 fincan süt
2 dilim beyaz peynir
3 yeşil, 3 siyah zeytin
1 adet yumurta (beyazının bir kısmını attım)
2 parça simit (bunlar buzluktaydı, mikrodalgada çözdüm. Kalan yiyecekleri mümkün olduğunca saklamaya çalışırım. İyi ki derin dondurucular var. Sonra bir ara çözüp taze gibi tüketebiliyorsunuz)

Kahvaltıdan sonra biraz tv keyfi yaptım. Sonra babası okulu tatil olan yiğenim Berra'yı bana getirdi. Evlerimizin yakın olmasının avantajı sayesinde müsait günlerimde ona bakabiliyorum. İlkokullar tatilmiş. Şimdi ben blogumu yazarken kuzucuğum Keloğlan izliyor. Bayılıyor bu seriye :)

Geldiğinde karnı acıkmış, ona bir hamburger yaptım yedi (mayonez koymuyorum, sadece köfte, ketçap ve çok az turşu, yuvarlak beyaz ekmeğin arasına yaptım, yanında da portakal suyu içti). Bir de yazdan rendeleyip dondurucuya attığım domates ile bol domatesli, sarımsaklı, naneli bir şehriye çorbası yaptım. Acıkınca yeriz...

Ben bu yazıyı yazarken dışarıda uzun süredir ince ince ama yoğun bir kar yağışı devam ediyor. Sabah güneş bile vardı ama şimdi hava oldukça kapalı, yollar ve kaldırımlar daha da kar doldu...




14.30'da kendime büyük bir kase domatesli şehriye çorbası koydum ve bol limon sıkarak yedim. İçi bol şehriyeli olduğu için ekmek yemedim.



15.30

17.00
1 tane daha Yingari incirlerinden yedim :) Sonra eşim gelince beraber mutfağa girdik. Bu arada kardeşim ve eşi Berra'yı almaya geldi. Annesiyle babasını görünce çok mutlu oldu :)

Yemekte köfte, patates kızartması (Actifry'da 1 kaşık yağ ile pişen), salata var. Çorbayı çok içtiğim için akşam da içmek istemedim.



18.40
4 tane ızgara köfte (yağsız teflon tavada pişen)
1 orta boy patates büyüklüğünde Actifry'da kızarmış patates
Yeşil salata
Ekmek yemedim, ketçap ve Binada sosu kullandım.

21.30
1 bardak buzlu bitter limon gazoz

23.00'de 2 dilim elma ve 1 bardak yoğurt yedim ve 00.00 civarı yattım. Bugün de böyle bitti.

Diyetisyen Serap Orak Tufan
8 Ocak Salı 2013


22 Eylül Cumartesi 2012

Bugün sabah ofise geldiğimde internetim yoktu. Dün akşam çıkmadan önce bağlantım kesildiğinde bunu çok önemsemedim, düzeleceğini düşünüyordum. Bu sabah hala bağlantı sağlayamayınca tabi ki sinir oldum. Neyse ki telefonumla internete bağlanabiliyorum ama yine de iş yerinde internet olmaması çok sinir birşey. İşin kötüsü ofiste fiber internet var ve telefon hattım da ona bağlı. Yani bugün bağlantı olmadığı için ofis telefonum da çalışmıyordu. Ofisi arayıp da bana ulaşamayanlar için üzgünüm...

Cumartesi randevularım yoğun olduğu için zaten blog yazmaya zamanım da olmadı. Kahvaltımı da 10.15'de yapabildim.

Ama her sabah olduğu gibi sütümü içtim.

08.45
1 bardak süt

10.15
1 kupa kahve (şekersiz ve 1 tatlı kaşığı Tchibo gold hazır kahve ile yapılmış)
Kalın 1 dilim kaşar peyniri
2 dilim ruşeymli ekmek (Halk ekmek büfesinden aldım)

Saat 13.00'e doğru 1 tanecik kalp şeklinde çikolata yedim. Yine Godiva!

Ofisten 14.00'e doğru çıktım. Eşimle yemeğe gittik. Karnım çok aç olduğu için ilk tercihim yine hamur oldu. Aslında hala yutma sorunum olduğu için yumuşak ve kolay yutulabilir bir yemek ilk tercihimdi.

Anatolia Mantı Ataşehir
Ataşehir'de en güzel mantı yapan yer Anatolia mantı evi. Sahipleri de son derece nazik ve ilgili Kayserili bir aile. Kayseri mutfağını çok severim :)

14.30
1 porsiyon mantı (tereyeğ döktürmedim sadece salçalı sos istedim)

Yanında her zamanki gibi ekmek yemedim.

Sonra kardeşime kahve içmeye gittik. 1 fincan hazır kahvenin yanında 1 parçacık Hoşbeş gofret ve 1 tanecik Pringles cips yedim. Yutmakta zorlandığım için yeme isteğim azaldı
:(

Eve gelince marketten aldıklarımızı buzdolabına yerleştirirken 1 tane de kuru hurma ve taze ceviz yedim.

17.30
1 kupa adaçayı (doğal antiseptik olduğu için adaçayı içiyorum)
Adaçayımı içerken bir yandan da blog yazdım :)

Akşam için evde yemek yoktu. Eşimle beraber mutfağa girdik. O harika bir çoban salatası yaptı, ben de bol domatesli, sarımsaklı, nane ve maydonozlu bir arpa şehriye çorbası yaptım. Ayrıca 4 iri patatesi de hayran olduğum Actifry'da kızarttım. Sadece 1 kaşık yağ ile! Actifry ile ilgili fikirlerimi okumak isterseniz Actifry yazıma tıklayın.

20.30
1 kase domatesli şehriye çorbası (çok az acı biber salçası da koydum)
1 kase çoban salatası (1 kaşık zeytinyağlı, bol sirkeli)
1 patates kadar patates kızartması (Actifry'da kızarmış)


Actifry'da sadece 1 kaşık yağda kızarmış patates

23.00
Birkaç dilim nektarin
5-6 tane iri üzüm
3-4 dilim mandalina
1 çay bardağı çekirdek

Diyetisyen Serap Orak Tufan

Tefal Actifry Deneyimi

Tefal Actifry ile yapılmış patates kızartması

Tarihini şu anda tam hatırlayamıyorum ama 2006 yılı sonu veya 2007 yılı başlarında olabilir, Tefal firması Türkiye'de satışa sunacağı Actifry isimli cihazının tanıtımı için tüm diyetisyenlere Beşiktaş'taki Four Seasons Otel'de bi tanıtım daveti vermişti. O davete ben de katılmıştım. Actifry'da yapılan bazı yemeklerin tadımını da yapmıştık. O zaman cihazı çok beğenmiştim ama fiyatını yüksek bulduğum için satın almamıştım.

O gün bu gündür Actifry ucuzlarsa diye sürekli piyasayı takip ediyordum. Nihayet beklenen zaman geldi ve bundan 2-3 hafta kadar önce Kadıköy'deki Tefal mağazasında harika bir indirim yakaladım. Hatta twitter takipçilerim mutlaka okumuştur bu fırsatı twitterdan da yayınladım. Her zaman blog yazamasam da twitterdan daha aktif olarak takipçilerime ulaşabiliyorum. O nedenle hala beni twitterda takip etmiyorsanız, buyrun tıklayın :) 

Actifry hala çok ucuz bir cihaz sayılmaz ama 500 TL'den 300 TL'ye düşmesi, üstüne bir de Rowenta saç kurutma makinesi hediye edilmesi benim için kaçırılmaz bir fırsattı. Bu fırsat sayesinde evlilik hayatımız bile daha mutlu geçecek. Çünkü patates kızartmasını çok seven eşime bir diyetisyen olarak evde patates kızartmıyordum. Bu da bazen ufak atışmalara neden oluyordu :) Artık bir sorunu daha aşmış olduk... Teşekkürler Tefal Actifry :)

Şimdi size görsel kanıtlarla Actifry'ın ne kadar başarılı bir cihaz olduğunu anlatacağım...


Kutunun içinden bir yemek kitabı çıkıyor. Oradaki tarife göre 1 kg patatesi doğrayıp suda beklettim. Tarifte 20 dakika bekletin diyordu ama ben 10 dakika ancak dayanabildim. Nişastalı suyu süzüp patatesleri kuruttuktan sonra Actifry'a koydum ve 35 dakika pişirdim. Sonuç : Sadece 1 kaşık zeytinyağı ile kızarmış 1 kg patates kızartması! Ne kadar az yağlı ve bu sayede ne kadar düşük kalorili bir patates kızatması olduğunu siz düşünün artık...


Tabi ki tadı yağda kızartılmış gibi değil ama bence ondan daha güzel. Fırınlanmış ve kızartılmış arasında bir tadı var. Üstelik hiçbir yere sıçrama, mutfağı kirletme derdi de yok.


Haa tabi ki patates hala bir nişasta deposu sebze olarak gerçekliğini ve kalorisini koruyor. Her nişastalı besin gibi kilo aldırma potansiyeli de ortada. Ama her zaman dediğim gibi yediğiniz yemeğin porsiyon kontrolünü sağladığınız sürece kilo almazsınız. 

Bence çocuğunuza dışarıda plastik gibi tadı olan patates kızartması yedirmektense evde yapmanız hatta Actifry'da yapmanız çok daha iyi olacaktır. Sadece yüksek kalorisi ve kızartma olması nedeniyle patates kızartması seven birinin bundan mahrum kalması haksızlık denilebilir.

Actifry'da sadece 1 kaşık yağda kızarmış patates kızartması


Tüm yeni evlilere ve evlilik hazırlıkları içinde olanlara da bu cihazdan almalarını tavsiye ederim. Çünkü Actifry'da pek çok yemeği pratikçe yapabilirsiniz. Ben yaptıkça yazacağım. Ama şu ana kadar 3 kez sadece patates kızartması yaptım. Hatta tüm evlilik hazırlıkları içinde olanlara bir arkadaşımın blog sitesini de tavsiye edeceğim. Gelinyolu ile kafanızdaki pek çok soruya pratik yanıtlar bulabilirsiniz.

Evinde Actifry olan ve patates kızartması yemek isteyen danışanlarıma porsiyonu kaçırmadıkları sürece asla yasak koymuyorum bunu da belirteyim :)

Actifry deneyimlerinizi ve kendinize özel tariflerinizi de yorum olarak yazarsanız sevinirim.

Tefal yetkilileri sık kampanya yaparsa çok sevinirim. Ama inanın verdiğiniz paraya değer.


Diyetisyen Serap Orak Tufan


www.kendinizeiyibakin.com
www.seraporak.com


02 Temmuz 2012 Pazartesi
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...